17.10.2015 - Durun! Biz Kardeşiz!

Merhaba gergin insanlar, nasılsınız?
Çok kızgın, çok öfkeli ve çok hırslısınız. Siz zaten nasıl olursunuz. Keskinsiniz.
Keskiniz.

Çok keskiniz hepimiz. Ya siyahız, ya beyaz... Uzun süredir ulusça karışıp grinin elli tonundan birini bile bulamadık.
Misal ben şimdi Cizre’de Silopi’de olanları savaş olarak değerlendirip “Hani istikrar, ne gerek var bunlara? İnsanlar ölmesin. Tüm halklar kardeştir!” desem, siz bana “Vatan haini!” dersiniz. Çok yaratıcı bir sıfat buldunuz; bol keseden savuruyorsunuz. Bana da söylersiniz: HDPKK’lı. Halbuki önyargılarınız var sizin. Kabul edin o sözlerimde “İnsanlar ölmesin.” cümlesini okurken biriniz bile bölge halkının yanı sıra polisi, askeri kastedebileceğimi düşünmedi. Şimdi ben de size keskin olayım mı? Kolaycı adamlarsınız siz.
Çıkıp karşınıza “Neden ihtiyaçtan fazla imam hatip okulu açılıyor, imam hatipler her kuruma kalifiye eleman yetiştirmeye yetkin değil.” desem, sizin gözünüzde dinsiz olurum. CeHaPe zihniyetimle alay edersiniz. “Zaten bunlar camileri hep ahır yapmış.” der; engin tarih bilginizle referanslarınıza referans ekler; benim ne kadar Allah kul tanımaz biri olduğumu anlatırsınız. Halbuki önyargılarınız var sizin. Hiç biriniz “ihtiyaçtan fazla” yazdığıma dikkat etmedi. Şimdi ben size yine keskin olayım. Okumayı da bilmiyorsunuz siz.

Ben vatan haini de değilim, dinsiz de değilim. Sizsiniz o!
Azerbaycan’daki iş kazasında ölen işçilere üzülsem ırkçıyım ben. -Hayır ırkçı değilim.-
Paris saldırılarına üzülsem “Şehitlerimize üzülmediniz.” dersiniz. -Niye üzülmeyeyim ya? Ülkenin çocuklarını seven bir tek siz misiniz? Hem bunun Paris’le ne ilgisi var?-

Şehit için iki kelime söylesem komünistiniz “faşist” diye yaftalar. -Faşist değilim.-
Berkin’i savunsam faşistiniz “komünist” der. Bilirsiniz faşistin küfrü komünist”tir. -Komünist de değil, sosyal demokratım çok şükür.-
LGBTİ mücadelesine destek verdiğimi söylesem, eşcinsel olurum. -Velev ki öyleyim??-
Kadın haklarını savunsam, feministim. -Feminist de değilim.-
Uzar gider bu liste, beni yormayın.
Keskinsiniz işte. Keskiniz.

Halbuki insanları kendilerini tanımladıkları ölçüde tanısak ve sözlerinden anlamlar çıkarmasak rahat edeceğiz. Toplum olarak nefes alacağız. “O öyle düşünüyor, ben böyle düşünüyorum.” demeyi öğrensek daha kolay olacak bir arada yaşamak. Ama o kadar zor ki bu; aynı ilkeleri savunurken bile kavgalıyız biz. Bazen kendimi “Ulan bu bizim halkların kardeşliği hakikaten yalan mı?” derken yakalıyorum. Bırakın halkları, bireyler olarak bile kardeş olmamız imkansız gibi görünüyor bazen. Üstelik bunun ırkla, mezheple, dille falan alakası yok. Tası tarağı toplayıp Orta Asya’dan atlarımıza birlikte atladığımız, yol boyunca takip mesafesi kadar uzaklıkla buralara kadar geldiğimiz adamlarla bile kanlı bıçaklıyız şu topraklarda.

Biz kardeş olamayız kardeşim. Biz kardeş olamayacak kadar gerginiz!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sanayinin İlkleri - Teşvik-i Sanayi Kanunu

Tamiri Mümkün

Yaşam Hakkı ve Adaylık Tartışması Üzerine